22 Temmuz 2019 Pazartesi


AYDEDE

Gecenin bir vaktinde,
Gözleri, döktü defteri önüne
Bir anlattı bir anlattı, pir anlattı.

Yüzünün kızarıp kızarmadığından
Emin değilim amma
Başı düştü önüne,
Belki utandı garibim
Belki,
“ Bekâra eş boşamak kolaydır dostum!” dedi.
Belki de,
Akıl erdiremediklerine şaştı kaldı.


Açıklık getirdi Aydede sözüne,
“Paslanmış kilitsin sen “dedi
“Kilidin hasısın” da dedi
“Dört yanında yağlar
Üstelik hazır eden sensin”
Göz ucuyla baktı ona
Bunları kendi bilmiyor muydu sanki?
Ya sabır, çekti.


Gecenin bir vaktinde
Yıldızların tümü tepesinde
Konuşan da Aydede’ydi
Yakalamışken zavallıyı,
Formdaydı da belli
Hem iğneliyordu
Hem de gaz veriyordu.


“Sus” diyemedi
Konuşursam susar belki dedi
Ses tonu sert,
“Dönmüyor kilit işte” dedi
Uzattı kilidi ve de ekledi:
“İnanmıyorsan bir de sen dene
Pohpohlamakla olsaydı bu iş
Gazın da pompanın da hassı bende amma,
Aklını kendine sakla Aydede...”

“ Ne halin varsa gör de şuna” dedi
Yıldızlardan biri Aydede'ye
Ve dahi ekledi:
“Ukalaymış da üstelik...”
Yukarıda söyledikleri ne ise de
Aşağıdaki sözü
Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı” oldu biraz
Aslan yatağından bellidir...


Gün kötü geçti onun için
Aydede mi etkili oldu bunda
Yıldızlar mı bilinmez
Farkındayım ben demedi bakın
Hani derler ya,
Suç gelin olmuş,
Sahiplenmemiş hiç kimse...


Ertesi gün,
Bir kilide baktı o
Bir de yağa
Ertesi gün de öyle yaptı
Ertesi günde.



Of dememek olası değildi onun için,
Tepesinde Aydede,
Fark etmiyor gibi yazsa kaç yazar hani
Gözleri üzerinde
Kararlı da belli
Atmazsa adım
Başlamazsa bir yerlerden
“İnsan yerine koyduk da seni
Bir şeyler dedik “diyecek gibi
Ve hep birlikte yıldızlar
Saklandıkları yerlerden çıkıp
El vurarak vokal oluşturacaklar
Baskı kuracaklar, diyecekler Aydede’ye:
“Ne hali varsa görsün, ne hali varsa görsün”


Tıkla çıt arasında bir ses
Aynı sesi telaffuz olanaksız
Çalışan anahtar ne güzel de açıyor kilidi
Her kilitlenişinde
En küçüğün elinde bahsettiğim kilit
Ve söz meclisten dışarı
Izbandut gibi biri
Kan ter içinde üstelik elinde de bir kilit,
Anahtarı içinde,
İçinde de, dönmüyor ki dönmüyor
Anahtar paslı değil, paslı olan kilit
Belli ki paslanmış iyice...
Aydede’nin bir gözü açılmayan kilitte
Bir gözü üstünde
Korkarım patlayıp haykıracak şimdi:
“Kımıldasana,
Sözümü havada bırakarak onurumu kırmasana!”


Derken, bir alkış koptu birden
Mini mini bir yıldız
Alkışladı, coşkulu gibi geldi ona
Alaya mı aldı bilmem
Elimi yüzümü yıkadığını görmüş
Hem saf hem deneyimsiz
Mana çıkartmış
Sabırla koruk helva olur deyip
Sıvayacak kolları sanmış
Başlarsa bitireceğine yürekten inanmış,
Bir anlattı bir anlattı Aydede’ye
Kımıldattın onu, dedi gerisi gelecek
Aydede gülümsedi,
Ve dedi, ölü toprağını atsa üzerinden bir
Akşam olunca,
Oldu olmadıyı geçip
Bir şeyler yaptım dese…

O yıldız, yıldızı olacak gibi onun
Elimden tutmaya karar verdi,
Koştu geldi kondu avucuma dese bu yeter,
Yürüyecek de işte
Paslanmış iyice
Ümidini yitirenler,
Bırakın ne hali versa görsün demiş,
Yaşam bu işte,
Ümit bu işte;
Bu kez olacak
Binin binbiri var...

Sözün özü,
Yürüdüğün düz yolda bile patlayabilir
Lastik bir gün,



Duyan da, tövbe yarabbi...


Sabırla koruk helva olur

********************


GÜZEL SÖZ :
BAŞKALARININ ISDIRABINI UNUTMAK KOLAYDIR ( GRAHAM GREENE)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder